Türk Mitolojisi Efsaneleri “Madalyonun Öteki Yüzü”

10.04.2025
1
A+
A-
Türk Mitolojisi Efsaneleri “Madalyonun Öteki Yüzü”

Türk Mitolojisi Efsaneleri “Madalyonun Öteki Yüzü”

Tarihi kaynaklarda klasikleşmiş düz anlatıların ötesinde mitlerin karanlık evrenini keşfetmek, bilinmeyene yolculuk etmek isteyenler için türk mitolojisinin popüler efsaneleri oldukça kıymetli görülüyor. Oğuz Kağan destanı içerisindeki Erik Han’ın hükümdarlık mücadelesinden Umay Ana’nın şefkatli kollarına kadar hem mistik hem de gizemli olan bu mitolojik efsaneler türk kültürünü daha iyi anlamayı da sağlıyor.

Türk mitolojisinde ortak kavramlar olarak “kutsal dağlar”, “göğe doğru yükselen kurtlar” , “Oğuz Kağa’nın hükümdarlığının büyüklüğünü gösteren fetihleri” , “umay ananın koruyucu eli” her biri bir motif olarak mitolojik destanlarda öne çıkarılıyor. Ancak her ne kadar bilinen yüzünü bizler daha net şekilde öğrenebilirken bir de bu anlatıların karanlık tarafları da var.

Gizlenmiş ve arka planda tutulan figürler anlatılarda geçen yasaklı varlıkların gizemi de dikkat çekiyor.

Dede Korkut hikayelerini daha yakından göz attığımızda ürpertici bir figürle karşılaşıyoruz. Tepegöz, insan yiyen tek gözlü bu dev yaratık bu anlatılarda şeytanla insanın bir çocuğu olarak dünyaya geliyor. Yüzünün ortasındaki o koca gözü yaralanabildiği ve canının yandığı tek yer.

Korkut Ata’nın Kehanetleri

Toplumsal olarak o dönemde düzeni tehdit edici bir olağanüstü varlık olarak simgeleniyor. Dışlanmış, sınır tanımaz, insanüstü bir gücün kontrolsüzlüğünü daha net şekilde fark edebilmeyi sağlayan bir yönüyle öne çıkıyor. Korkut Ata’nın kehanetlerine biraz da bakalım. Bazı öğüt vari hikayelerinde ölümden kaçmaya çalışanların aslında kaderinden hiçbir zaman kaçamayacağını ortaya koyacak simgeler öne çıkarılıyor.

Korkut Ata, kendi mezarını ararken aslında ölüm hazırlığını da anlatıda yer veriyor. Türk mitolojisindeki kader fikrini daha net şekilde anlamayı sağlayan bu anlatı da insanın mücadelesi ne kadar büyük olursa olsun aslında beklenen o sondan ileriye gidemeyeceğine ve akıbetinin her zaman o kaçınılmaz sona çıkacağına işaret ediyor.

Türk Mitolojisinde İyi ve Kötü Karşıtlığı “ERLİKHAN VE ÜLGEN”

Türk mitolojisinde cehennemi yönettiğine inanılan yer altındaki gizemli efsanevi efendi “Erlikhan” sadece kötülük değil bununla beraber dengenin ve ceza düzeninin de temsili olarak anlatıda yer alıyor. Erlik Han’ın karşısındaki “Ülgen” iyilik Tanrısı olmadan bir zıtlığa kavuşamıyor. Erliğin yer altındaki karanlık ordusu Kara Ruhlar, Ölü Canlar ve Azap Melekleridir.

Türk mitolojisinde bu anlamda kötü ve mutlak bir düşman olarak değil aslında var olan bir sistemin parçası olarak ifade ediliyor. Biraz da Anadolu’daki halk anlatılarıyla öne çıkan eski Türk inanışlarından gelen Kara Ruhlara göz atalım. Hastalık, delilik, kısmet kapanması gibi Kara Kız ve Kara Ruh figürünün öne çıkarıldığı bir eski inanç sistemi de vardı.

Gözle görülmeyen, bilge kadınlar ya da şamanlar tarafından hissedilebilen, korunma duaları ile ancak uzaklaştırılabilen bu kara ruhlar, aslında kadim Türk inanışının bir geleneği olarak günümüze kadar getirilmiştir. Bazı efsanelerde gökyüzünde yaşayan Tanrıların olduğunu ifade ediyor. İnsanlar ilahi dengeyi bozduklarında toplumsal olarak beklemedikleri kaosa sürükleyecek bazı kötü sonuçlarla karşılaşabiliyor.

 

 

Türk mitolojisinin farklı varyantları ile öne çıkan ama hemen her anlatıda karşımızda yer alan Şahmaran’ın hikayesi de oldukça ilginçtir. Yılan ana motifi ile Türk mitolojisinde öne çıkan Anadolu’nun bazı bölgelerinde Şahmaran efsanesiyle daha çok karıştırılan bu motif bilgi sahibi fakat bir o kadar da güçlü bir öfkeye sahip kişiyi temsil ediyor. Yılan ana figürü aslında bilgelik ile cezalandırma arasındaki o ince çizgiyi daha net anlayabilmeyi sağlıyor.

Türk mitolojisinde gizli kalmış açığa çıkarılmaya bekleyen tüm bu figürler aslında insanları korkutmak veya sindirmek için ortaya konmuş yapılar değildir. İnsanların içinde bulunduğu karmaşayı, kaosu ve ikiliği farkındalıklı olarak öne çıkarabilmek ve ortadan kaldırmak.

Doğa ile insanın uyumsuzluğunu daha net şekilde fark edilmesini sağlamak ve aslında adaletsizlik, kibir ve ihanetin karşılığında ne gibi sonuçlarla karşılaşılacağını daha çok anlatılarla öne çıkarılmak istenmiştir.

Bu yönüyle yaklaştığımızda aslında anlatılanların çocuklara özel hazırlanmış bir masal figürü olmasının ötesinde felsefi derinlik taşıyan, çıkarım yapılabilecek ve sonuca varılabilecek bir alt yapıyı temsil ettiğini söylemekte mümkündür.

 

Türk Mitolojisi Efsaneleri “Madalyonun Öteki Yüzü”

Korkut Ata’nın Kehanetleri

Bilgelik ve Cezalandırma Arasında İnce Çizgi “Yılan Ana”

Türk Mitolojisinde İyi ve Kötü Karşıtlığı “ERLİKHAN VE ÜLGEN”

tarihigercekler
BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.