Taştaki Türk

05.08.2014
2.401
A+
A-

Bir işaret bir sonrakine kalacaksa, işaretin bir sonraki nesle bir şeyler anlatması için kalması isteniyorsa, o işaretin, o emanetin büyüklüğüne eş dayanabilecek bir sırda işaretlenmesi gerekli.. bir zamanlar bozkırda “dizginsiz at koşuşlarının alyuvarlarda hissedilen toynaklarının” iz ve hislerini, türk olmanın bütün hazzını ve gururunu yaşamış birileri, belki de acılarını kederlerini yahut sevinçlerini, belki de kozmik sırlarını bu taşlara işaretlemişti.. gücünü göklerden alan ve güneşin ışıklarını temsil eden bir tacı taşıyan -hakan- önünde toy

Taştaki Türk

Başlıklar

Yazı İçerikleri
1 Taştaki Türk
1.1 Bir işaret bir sonrakine kalacaksa, işaretin bir sonraki nesle bir şeyler anlatması için kalması isteniyorsa, o işaretin, o emanetin büyüklüğüne eş dayanabilecek bir sırda işaretlenmesi gerekli.. bir zamanlar bozkırda “dizginsiz at koşuşlarının alyuvarlarda hissedilen toynaklarının” iz ve hislerini, türk olmanın bütün hazzını ve gururunu yaşamış birileri, belki de acılarını kederlerini yahut sevinçlerini, belki de kozmik sırlarını bu taşlara işaretlemişti.. gücünü göklerden alan ve güneşin ışıklarını temsil eden bir tacı taşıyan -hakan- önünde toy edip halay çeken insanların artık organize olduğunun, millet olduğunun, devlet fikrine ulaşdığının işaret ve sırları ile kazakistan tamgalı say.. türk’ün tabiatı anlayıp izlenimi, türk-tabiat ilişkisi, türk-tanrı anlatımı, türk-türk ilişkisi ile kırgızistan saymalıtaş.. üstte gök çökmedikçe, altta yer delinmedikçe, ilin ve törenin teminatını veren Orhun kitabeleri.. bu taşlar medeniyetimizin temel taşları.. bu taşların sırrını çözmek için o medeniyetin tarihini bilmemiz şarttır. türk m.ö 220 yıllarda hunlarla tarih sahnesine çıkmış gibi görünür ama çok uzun bir öncesi olmayan bir milletin hun imparatoluğu gibi bir sistemi ansızın yaratmış olabileceği, mete gibi bir kağanı birdenbire yetiştirebileceği düşünülemez.. hele orhun anıtları gibi edebi bir dili, o türkçeyi yaratabilmek birkaç yüzyıllık bir geçmişle mümkün değildir. o medeniyetin oluşması m.ö 25 ila 8 bin yıllık işaretlerin izlerini taşıyan bir geçmişin üzerine inşa edilmesi ile mümkündür.. klan döneminde saymalı taştaki geyik petrolifinin binlerce yıl sonra orhun alfabesinde geyik şeklinde olan “k” harfi ile karşımıza çıkması o toplumun sosyal evrimiyle medeniyetini oluşturduğu, milletleşme sürecinin izleridir.. ….. servet hoca’nın 150 bin km iz sürerek, 6 ülke’de; baykal gölünden İzmir konaklı’ya bu işaretleri araması, emanetleri bulup işaretlerinin sırlarını anlatması o medeniyetin devamı, emanetlerin sahibi olduğunu hatırlatmak içindi.. bugüne kadar kaya resimleri incelemeleri batılı arkeologlar tarafından yapılmıştı lakin birbirleri arasında ki ilişki ve mukayese yapılmamıştı.. servet hoca için o izler bir sanat tarihçisi, bir arkeolog gözünden çok farklıydı.. o taşların, o izlerin sırf edebi ve sanatsal kaygı ile dikilmediğini biliyordu.. pembe incili kaftanını kendi dizipte çıktığı bu meşakkatli yolculuk bu medeniyetin aydınlatılması ve anlanması üzre idi.. vefatından tam bir ay önce konferans gününü netleştirmek için görüştüğümde programında bir değişiklik olduğunu “şimdi başka bir yöne akacağız..” olarak belirtmişti durumu.. evet başka bir yöne akmıştı sırlarıyla.. o bozkırda kendi deyişiyle “ataların ruhuyla baş başa kalış..” haz ve zevkini dilerim tanrı dağı’nın çevresinde atalarının ruhuyla beraber tatmasıdır.. yaşarken değerinin bilinmemesi, anılmaması, eserlerine destek çıkılmaması konusuna hiç girmeyeceğim, bilen bilseydi.. büyük bir değerdi kaybedenler düşünsün varsa öyle bir dertleri.. ruhu şad mekanı cennet olsun..

                                                      Taştaki Türk

Bir işaret bir sonrakine kalacaksa, işaretin bir sonraki nesle bir şeyler anlatması için kalması isteniyorsa, o işaretin, o emanetin büyüklüğüne eş  dayanabilecek bir sırda işaretlenmesi gerekli.. bir zamanlar bozkırda “dizginsiz at koşuşlarının alyuvarlarda hissedilen toynaklarının” iz ve hislerini, türk olmanın bütün hazzını ve gururunu yaşamış birileri, belki de acılarını kederlerini yahut sevinçlerini, belki de kozmik sırlarını bu taşlara işaretlemişti.. gücünü göklerden alan ve güneşin ışıklarını temsil eden bir tacı taşıyan -hakan- önünde toy edip halay çeken insanların artık organize olduğunun, millet olduğunun, devlet fikrine ulaşdığının işaret ve sırları ile kazakistan tamgalı say.. türk’ün tabiatı anlayıp izlenimi, türk-tabiat ilişkisi, türk-tanrı anlatımı, türk-türk ilişkisi ile kırgızistan saymalıtaş.. üstte gök çökmedikçe, altta yer  delinmedikçe, ilin ve törenin teminatını veren Orhun kitabeleri.. bu taşlar medeniyetimizin temel taşları.. bu taşların sırrını çözmek için o medeniyetin tarihini bilmemiz şarttır. türk m.ö 220 yıllarda hunlarla tarih sahnesine çıkmış gibi görünür ama çok uzun bir öncesi olmayan bir milletin hun imparatoluğu gibi bir sistemi ansızın yaratmış olabileceği, mete gibi bir kağanı birdenbire yetiştirebileceği düşünülemez.. hele orhun anıtları gibi edebi bir dili, o türkçeyi yaratabilmek birkaç yüzyıllık bir geçmişle mümkün değildir. o medeniyetin oluşması m.ö 25 ila 8 bin yıllık işaretlerin izlerini taşıyan bir geçmişin üzerine inşa edilmesi ile mümkündür.. klan döneminde saymalı taştaki geyik petrolifinin binlerce yıl sonra  orhun alfabesinde geyik şeklinde olan “k” harfi ile karşımıza çıkması o toplumun sosyal evrimiyle medeniyetini oluşturduğu, milletleşme sürecinin izleridir.. ….. servet hoca’nın 150 bin km iz sürerek, 6 ülke’de; baykal gölünden İzmir konaklı’ya bu işaretleri araması, emanetleri bulup işaretlerinin sırlarını anlatması o medeniyetin devamı, emanetlerin sahibi olduğunu hatırlatmak içindi.. bugüne kadar kaya resimleri incelemeleri batılı arkeologlar tarafından yapılmıştı lakin birbirleri arasında ki ilişki ve mukayese yapılmamıştı.. servet hoca için o izler bir sanat tarihçisi, bir arkeolog gözünden çok farklıydı.. o taşların, o izlerin sırf edebi ve sanatsal kaygı ile dikilmediğini biliyordu.. pembe incili kaftanını kendi dizipte çıktığı bu meşakkatli yolculuk bu medeniyetin aydınlatılması ve anlanması üzre idi.. vefatından tam bir ay önce konferans gününü netleştirmek için görüştüğümde programında bir değişiklik olduğunu “şimdi başka bir yöne akacağız..” olarak belirtmişti durumu.. evet başka bir yöne akmıştı sırlarıyla.. o bozkırda kendi deyişiyle “ataların ruhuyla baş başa kalış..” haz ve zevkini dilerim tanrı dağı’nın çevresinde atalarının ruhuyla beraber tatmasıdır.. yaşarken değerinin bilinmemesi, anılmaması, eserlerine destek çıkılmaması konusuna hiç girmeyeceğim, bilen bilseydi.. büyük bir değerdi kaybedenler düşünsün varsa öyle bir dertleri.. ruhu şad mekanı cennet olsun..

Tuna Altay
tarihigercekler
BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.