Orta Asya Kültürü, Kadim İnançlar ve İmparatorluğun Gizli Projeleri 

Oldukça geniş bir coğrafyaya yayılmış ve tüm dünyaya diz çöktürmüş olan Türk tarihinin kaynaklarda genellikle yer verilmeyen gizli kalmış, bazı gerçekleri araştırmacılar tarafından daha sonradan gün yüzüne çıkarılmıştır. Günümüzde hala tartışmaya açık olan bu konular aslında Türk tarihinde gizli kalmış olan ve çok sonradan keşfedilen gerçekleri de ortaya çıkarmıştır. 

Orta Asya dönemine baktığımızda Türklerin kadim inançları yazıtlarda gizemini korumaktadır. Göktürk döneminde Orhun Yazıtları Türklere ait bilinen en eski belgeleri ifade ediyor. Her ne kadar üzerinde çalışmalar yapılsa da günümüzde halen aydınlatılmamış ve çözülememiş olan ifadeler yer aldığı da biliniyor. 

Türk İnanç Sistemi Şamanizm 

Orhun Yazıtları üzerinde o dönemin siyasetini, sosyal hayatını ve kültürel bakış açısını ortaya koyan detaylar yer alıyor. Hatta yazıtın bazı bölümlerinde yapılan derinlemesine araştırmalar mitolojik boyutunu da ortaya çıkarıyor. İslamiyet öncesi dönemde şamanist inanca sahip olan Türklerin inanç yapıları kamlık geleneğine dayanıyor. Doğaüstü güçlere inanan Eski Türklerin şamanistik inançlarında ritüeller ile saygı faktörü öne çıkıyor.  

Türkler ve Vikingler 

8. yüzyıla doğru geçtiğimizde Türklerin Vikingler ile ticari bir bağlantı kurduğu fark edilmiştir. Özellikle İtil Bulgarları döneminde Viking tüccarlarıyla yapılan anlaşmalar ticaret hayatını renklendirmiştir. İskandinavyadan gelen bazı eşyaların bu bölgede ticari unsur olarak kullanıldığı görülmüştür. Hatta bazı kaynaklar Türklerin en eski ve ilk alfabesi Orhun yazıtlarının Vikinglerin runik alfabesi ile bir benzerlik taşıdığını da ifade ediyor.

Bu durum nasıl bir tesadüf olabilir? Bu mümkün mü? sorularını beraberinde getirse de ticari ve kültürel bir alışveriş sonrası böyle bir durum yaşanmasının ihtimali üzerinde durulmaktadır. 

Osmanlı İmparatorluğu – Denizaltı Projeleri 

Osmanlı İmparatorluğu dönemine doğru ilerlediğimizde gizli projelerin varlığı açığa çıkıyor. Tarihler 1719’u gösterirken Osmanlı donanmasının denizaltı projelerine yöneldiği ve yapmış olduğu tasarımlara yıllar sonra ulaşıldığı bilinmektedir. 

3. Ahmet dönemine baktığımızda o dönemin en iyi mühendisleri arasında yer alan İbrahim Efendi suyun altında hareket edebilecek bir araç tasarlama girişiminde bulunmuştur. Projeyi hazırlamış fakat hayata geçirilmemişti.

Yine o dönemin en önemli gelişmelerinden biri ilk dünya haritasına yönelik yapılan çalışmalardı. Ünlü Alim Piri Reis ilk dünya haritası üzerinde çalışmalar yapmış uzun uğraşlar sonucu bir harita ortaya çıkarabilmesi de haritanın bazı bölgeleri kaybolmuştu. 

Türk Kültüründe Kadınlar 

Türk tarihi dendiğinde akla kadın hükümdarlarda geliyor. Askeri açıdan toplumlara liderlik yapan Orta Asya dönemi kadınları büyük ses getirmiştir. Milattan önce 6. yüzyılda Tomris Hatun Pers Kralı ile göğüs göğüse savaşmış ve kadınların Orta Asya’daki yerini bir kez daha vurgulamıştır. 

Osmanlı Devleti Döneminde ise tarihi kaynaklarda büyük yer edinen Kösem Sultan, Hürrem Sultan gibi şahsiyetlerde siyasi gidişata yön veren isimler arasında yer almıştır. Siyasi hayatta öngörü sahibi denildiğinde Sultan Melikşah’ın eşi olan Terken Hatun’un payını küçümsememek gerekiyor. 

Türkiye Cumhuriyeti dönemindeki az bilinen fakat çok çok ses getiren olaylara baktığımızda 2.Dünya Savaşı’ndaki gelişmeler daha çok öne çıkıyor. Türkiye’nin 2 Dünya Savaşı’na doğrudan katılmadığı biliniyor. Hem ekonomik hem de siyasi açıdan zarara uğramamak için yapılan bu hamlenin dönütleri de büyük olmuştur. 

Her ne kadar doğrudan bir katılım sağlanmasa da Türkiye üzerinde oluşan baskılara baktığımızda o dönemde gizli gizli bir diplomasinin sürdürüldüğü de fark edilmiştir. 1940’lı yıllara geldiğimizde ise Köy Enstitüsü kavramı ilk kez ortaya çıkmıştır. Halkın topyekün eğitimi için devrim niteliğinde bir projeyi adım atılmıştı. 

O döneme göre büyük bir yenilik olan ve büyük ses getiren bu proje siyasi karmaşıklıkları da beraberinde getirmiştir. Geçmişe baktığımızda çok az bilinse de kökeni Türk kültürüne dayanan halkların varlığı da göz ardı edilmemelidir. 

Gizli Kalmış Az Bilinen Topluluklar 

Kumanlar ve Peçenekler, Avrupa’da büyük etkiye sahip olan bu iki Türk kökenli halk tarihi kaynaklarda çok da yer edinmemiştir. Ancak biliniyor ki Haçlı Seferleri sırasında Avrupalılarla ittifak kuran bir yapıya sahip olan kumanlar kıpçaklarla birlikte anılmaktadır. Doğuda ve batıda hemen her eserde kumanların kumral saçlı, sarışın olduğuna dair bilgi yer almaktadır. Bazı kaynaklarda Mustafa Kemal Atatürk’ün de bir Kuman türkü olduğuna dair ifadeler yer alıyor. Metinlerin çoğunda sarı saka olarakta geçiyor.  

Türk tarihinin mitolojik yönüne bir de şu yönden göz atalım. Az bilinen efsaneler kategorisinde yer alan Ergenekon Destanı tarihi kaynaklarda dikkat çekiyor. Göktürkler’in yeniden doğuşunu anlatan bu destan kendi içinde mitolojik öğelerde barındırıyor. O dönemde gerçekleşen savaş sonucunda kavminin hayatta kalan tek üyesi olan çocuğun kurt tarafından büyütülmesi, ölümden kurtulması ve suyun devam ettirilmesine yönelik bazı paragrafları içeriyor.