Kafkas halkının kurtarıcısı Enver Paşa, Birinci Dünya Savaşı sonrasında Avrupa’ya yerleşmek istememiş; bunun yerine Kafkasları kurtarmak istemiştir. Kafkasları kurtarmak için çıktığı yolda hayatını kaybetmiştir. Ermeniler tarafından 4 Ağustos 1922’de katledilen Enver Paşa, Tacikistan’daki Çegan bölgesine defnedildi. Bazı insanlar onu vatan haini görmekte. Bazı insanlarsa onu bir kurtarıcı olarak görmektedir. Enver Paşa Atatürk döneminde yaptığı çalışmalarla adını tarihe yazdırmayı başarmıştır.
Enver Paşa’nın Türkiye’ye Gelmesinde Rolü Olan Adam: Süleyman Demirel
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 1995 yılında Tacikistan’a gitmiş ve burada Tacikistan Cumhurbaşkanı İmam Ali Rahman ile Enver Paşa’nın defni hakkında konuşmalar yapmıştır. Demirel, Rahman’dan Enver Paşa’nın naaşının Türkiye’ye getirilmesi için izin istemiştir. Rahman, Enver Paşa’nın naaşının, Tacikistan tarafından önemli olduğunu dile getirmiştir. Fakat Cumhurbaşkanı Demirel’in ısrarları ve verdiği anıt mezar sözüyle Enver Paşa’nın naaşının Türkiye’de defnedilmesini kabul etmiştir.
Enver Paşa’nın Türkiye’ye Getirilişi
Enver Paşa’nın torunu “Osman Mayatepek” ten gerekli izinler alındıktan sonra Enver Paşa’nın mezarı tespit edildi ve daha sonra kemikleri mezardan çıkarılarak nakil aracına yerleştirildi. Tacikistan halkı tarafından oldukça değerli olan Enver Paşa, nakil aracı Tacikistan’dan çıkana kadar halk tarafından yalnız bırakılmadı. Enver Paşa tam 78 yıl sonra Türk topraklarına giriş yaptı. Enver Paşa, diğer ittihatçıların defnedildiği Hürriyet-i Ebediyye Tepesi’ne defnedildi. Fakat Enver Paşa için Tacikistan’a verilen anıt mezar sözü yerine getirilmeyip mezarı mermerden yapılmıştır.
Enver Paşa’nın torunu Osman Mayatepek, Paşa’nın naaşını yıllar boyunca saklayan Tacik aileyi kitapta şöyle anlatıyor:
“Kurban bayramı günü Enver Paşa kendi askerleriyle Obi Dara köyüne gelerek kurban bayramı namazını kılıyor. Namazda Enver Paşa ile birlikte 44 kişi var. Bu köyde iki tane Kızılordu istihbaratçısı namazın akabinde Enver Paşa’nın köyde olduğuna dair bilgiyi ulaştırıyorlar. Kızılordu Enver Paşa’nın müfrezesini çevirmek istemiş ve iki ordu arasında savaş baş- lamış. Savaş sonucunda Enver Paşa, paşanın yaveri Ferruh Bey ve müfrezenin bütün üyeleri şehit olmuşlar. Üç kişinin cesetlerini oradaki diğer askerler kaldırmış, Argunak isimli bir yerde şelale altında saklamışlar ve Kızılordu bu cesetleri bulamamış. Aynı gece cesetleri Enver Paşa’nın harp kampına götürmüşler. Muzaffer’in babası Tolibşo mezarlığın etrafına duvar örmüş ve 1969 yılına kadar korumuş. 1969 senesinde bütün olayı oğluna anlatmış ve Muzaffer bu mezarlara gözü gibi bakmış. Mezar yerini Muzaffer’in verdiği bilgilere göre açtırdık. Hakikaten oradaydı. Allah onlardan razı olsun.”
Son tahlilde Enver Paşa ne uslanmaz bir hayalperest ne de iş bilmez bir askerdi. Turan üzerine kurduğu ideallerden bir Bağımsız Azerbaycan yarattı. Edirne ve Kars Türk devleti sınırları içinde ise bu da yine Enver Paşa sayesinde. Ruhu Şad Olsun…